14 Şubat 2023 Salı

Apple Airtag ile Kedi Takibi

 Özellikle yaşadığımız 6 Şubat depremi sonrası, dostlarımızın ve çocuklarımızın kaybolma riskini ortadan kaldırmak bir ihtiyaçtan öte gereklilik haline dönüştü. Uzun zamandır kedilerimi Airtag ile izlemek istiyordum fakat hem cihazın büyük olması, hem cihazı çalmak isteyecek insanların hayvanlara zarar verme riski, hem de cihaz sürekli sinyal yaydığı için EMF radyasyonu nedenli kanser riski beni düşündürüyordu. İlk iki sorunu halen çözememiş olsam da, üçüncü ve en önemli risk olan kanser riski için detaylı bir akademik araştırma yaptım. Bulduğum en kapsamlı çalışmayı inceledim ve sonuç kısmının bir özetini sizlerle paylaşmak istedim. Cihazı almaya veya almamaya karar vermeden önce bu araştırmayı benim yaptığımı, Apple’ın Airtag’in hayvan ve çocuk takibinde kullanılmasını tavsiye etmediğini lütfen göz önünde bulundurun.

Çocuklar için cep telefonlarının kullanımıyla ilgili maruz kalmanın beynin belirli alt bölgelerinde (korteks, hipokampüs ve hipotalamus) ve cihazların bu dokulara daha yakın olması nedeniyle gözde, önemli ölçüde yüksek iletkenliğinin bir sonucu olarak kafatasındaki kemik iliğinde etkili olduğu bilinmektedir. Bu bulgular, TC'nin geometrisi ve baş yapısının farklı olmasına rağmen evcil hayvanlara uyarlanabilir. TC'nin, TC’yi takmak için tasma kullanılması ve tasmanın kafaya yakın olması nedeniyle hayvana etkisi farklıdır. Çalışmalar gösteriyor ki, özellikle yavru evcil hayvanlar için risk daha yüksektir ve bunun nedeni geometri (daha kısa mesafe), juvenil kemiklerin iletkenliği ve TC'nin sinyalizasyon sıklığıdır. RF-EMF maruziyetinden kaynaklanan risklere ek olarak, tasma kullanım riskleri de dikkate alınmalıdır. Araştırmalar ayrılabilir mekanizmalara sahip (güvenlik klipsli) tasmaların doğru kullanımının son derece önemli olduğunu gösterdi. Doğru kullanılmayan tasma ve TC nedenli üç kedi boğulma vakası görülmüştür. TC’lerin metal halka kullanılarak tasmaya sabitlenmesi sonucu yutma riski ve TC’nin patlama riski ile yaralanmalar tamamen önlenememektedir.  Ayrılabilir mekanizmalı tasmalarda kendi başına bile bile ciddi yaralanmalar meydana gelebilir. Riski azaltmak tasmanın ne çok gevşek ne de çok sıkı kullanımı ile mümkündür.  

 

Evcil hayvanlarda RF-EMF maruziyeti sadece TC’ler ile değil, ev ortamında RF-EMF yayan diğer cihazlar nedenli de meydana gelmektedir. Evcil hayvanların RF-EMF maruziyetinin incelenmesi ve ilgili risk değerlendirmesi şunu gösteriyor: her üç maruz kalma kategorisi için değerlerin toplamı (ortam ve amaçlanmayan maruz kalma, iç mekân RF yayan cihazlara amaçlanan maruz kalma ve amaçlanan maruz kalma nedeniyle TC'lere), ICNIRP referans seviyelerinin belirgin bir şekilde üstünde yer alır. Bu, sağlığa olumsuz etki anlamına gelir. RF-EMF maruz kalma seviyesi ICNIRP sınır değerlerinin altında kalsa bile, maruziyeti azaltmak ve TC'lerin kullanımının etkinliğini artırmak için aşağıdaki önlemler alınabilir:

_ RF yayan iç mekân cihazlarından kaynaklanan maruziyet şu şekilde ortadan kaldırılabilir veya azaltılabilir: güç kaynağının kapatılması veya teknik cihazların çalışma süresinin sınırlandırılması;

_ RF yayan iç mekân cihazları ile hayvanlar arasında yeterli mesafe bırakılmalıdır.

_ Bir TC yalnızca evcil hayvanların dış mekan erişimine sahip olduğu veya kaçabileceği dönemlerde kullanılmalıdır.

_ Yavru hayvanlar için, iç mekâna maruz kalma ve TC'lerin kullanımı dikkate alınmalıdır, çünkü belirli bir alan seviyesine aynı maruz kalma yoğunluğu, yetişkin hayvanlara kıyasla daha yüksek bir doz oranıyla sonuçlanabilir;

_ TC, kullanılan iletim protokollerine göre seçilmelidir. Transfer protokolleri daha yeni teknolojiler (4G veya 5G) tercih edilmelidir.

_ RF-EMF'ye maruz kalmayı azaltmak için, takmak için boyun tasması yerine sırt tasması kullanılabilir; TC’nin baş (beyin ve gözler) ile mesafesi artırılır böylece doz hızı (SAR değeri) önemli ölçüde azaltılabilir. Ancak kediler için sırt tasması kullanımının riskleri şimdiye kadar araştırılmamıştır

_ TC’nin pilinin bitmesi veya arızalanması durumları için, Evcil hayvan çipi (resmi kayıt, hayvan adı ve evcil hayvanın kimlik numarası) her zaman mevcut olmalıdır.

_ Hayvanlar, TC takılmış tasma kullanımına alıştırılmalıdır

 

Kısaltmalar: TC; Takip Cihazı. RF: Radyofrekans. EMF: Elektromanyetik Alan. RF Yayan Cihazlar: Wi-Fi Modem, Televizyon, Bilgisayar, Fön Makinası, Mikrodalga vb.

 

Kaynak: Tracking Devices for Pets: Health Risk Assessment for Exposure to Radiofrequency Electromagnetic Fields – Viyana Veteriner Fakültesi, 2021

Araştırmada görüldüğü üzere cihaz tasmaya takıldığı ve tasma beyne ve gözlere çok yakın olduğu için etkilenme riski mevcut. Ben cihazı sürekli kullanmak yerine riskli zamanlarda, örneğin evden uzakta olduğum veya tatile gittiğim dönemlerde kullanmaya karar verdim. Bunun için de öncelikle kedileri Airtag takılmış tasmalara alıştırmam gerekiyor; cihaz bir kedi için büyük ve ağır, doğru taşıma aparatını seçmeli ve doğru tasmada kullanmalısınız. Metal kemerli deri tasmalar her zaman için en sağlıklı tasmalardır, bu tasmalarda bile tasmayı gevşek taktığınızda tasmanın çeneye geçme ihtimali her zaman vardır. Airtag’i metal halkalı aparat ile takmak da çeşitli kesik, yırtık ve yaralanmalara neden olabilir. Kedilerin cihazı yutma olasılığı düşük olsa da, köpeklerin ve çocukların yutma riski mevcut, böyle bir durumda acilen tıbbi yardım almalısınız. Cihaz pilinin uygun olmayan koşullarda patlama riskini; düşme-sürtünme, ıslanma, aşırı soğuk-sıcak gibi koşullarda bozulma riskini ve doğru olmayan tasma ve aparatla kullanım sonucu cihazın kaybolma riskini de hesaba katmalısınız. Peki dostlarımızı takip etmek için güvenilir bir yöntem yok mu? Var tabi ki, GPS’li izleyiciler hayvan türlerine uygun şekilde tasarlandığı için (kediler için küçük ve hafif, köpekler için iklim şartlarına dayanıklı) en uygun takip sistemidir fakat Türkiye’de çeşit açısından ve GPS izleme altyapısı açısından sıkıntılar var; uygun cihazı yurtdışından almanız gerekiyor, SIM kart ile kullanmanız gerekiyor, maliyeti fazla ve güvenilirliği yüksek değil. Bu nedenle ülke koşullarında en uygun izleme sistemi Apple Airtag gibi görünüyor. Son olarak size Airtag’in avantaj ve dezavantajlarından kısaca bahsedeyim:


Apple Airtag’in iyi çalıştığı durumlar:

-Hayvanınızı evde bulmak istediğinizde

-Hayvanınızı bahçede bulmak istediğinizde

-Hayvanınızı yakınlarda (mahalle, sokak, balkon vb) bulmak istediğinizde

-Yakınlarda birçok Apple cihazı olan alanlarda hayvanınızı bulmak istediğinizde

 

Apple Airtag’in işe yaramadığı durumlar:

-Orman gibi yakınlarda Apple cihazı bulunmayan geniş alanlarda hayvanınızı bulmak istediğinizde; bu durumda “kayıp” modu bile işe yaramıyor

-Hayvan hareket halinde iken

 

Apple, Airtag’in hayvan ve çocuk takibinde kullanılmasını tavsiye etmiyor tekrar hatırlatmak isterim. Bunun nedeni cihazın hareket halinde düzgün çalışmaması. Airtag ile nokta atışı konum bulabilmek için Iphone 11 ve üzeri cihaz kullanmanız gerekiyor, Airtag Iphone 6 ve üzeri modeller tarafından destekleniyor.


Burcu Kumbay, Ziraat Yüksek Mühendisi – Veteriner Teknikeri

14.02.2023






29 Mart 2020 Pazar

Efsanevi Yaratıklar

Alberto Manguel - Fabulous Monsters

“Bizi -şimdi ve her zaman- bezdiren alçakça olayları anlamaya çalışırken Şeytan’ı anarız. Şeytan (deriz), kulaklarımıza korkunç şeyler fısıldıyor ve bizi çok kötü şeyler yapmaya teşvik ediyor. Hastalıklardan, savaştan, açlıktan; işkence, cinayet ve çocuk tacizinden Şeytan sorumludur (diye ısrar ederiz). Korkunç eylemlerimizin ve kana susamış düşlerimizin bulanık mazereti Şeytan’dır.” Ben felsefe sevmem ama bu kitabın felsefesine bayıldım. Alberto Manguel bize mitolojiden, edebiyattan, dinden, popüler kültürden hepimizin bildiği tanıdığı karakterleri değişik bir bakış açısıyla anlatıyor. Kiminin ‘kim’ olduğunu anlatırken kiminin yaratıcısını, kimininse dayandığı felsefeyi daha başka onlarca karakterle olan etkileşimleriyle birlikte gözler önüne seriyor. Kitabı okurken hem sevdiğiniz kahramana, hem sevdiğiniz yazara, hem sevdiğiniz korku filmine rastlayabilirsiniz. Benim en çok sevdiklerim; Dracula, Superman, Faust, Lilit, Uyuyan Güzel, Eyüp, Quasimodo, Şeytan, Frankenstein’ın Canavarı, Wendigo, Akıllı Elsie, Heidi’nin Dedesi, Karagöz ile Hacivat oldu ama diğer karakterleri okurken de inanılmaz zevk aldım. Her kitapseverin okuması gereken bir kitap bence, aynı zamanda insanlık tarihini ve hatta kendinizi de sorgulatıyor. 

“Okurlar için dünyanın aydınlığa kavuşması okudukları kitapların sayfalarında gerçekleşir.” Diyor Manguel, çok da güzel diyor.

Burcu Kumbay, 28.03.2020 

8 Ocak 2020 Çarşamba

Dracula

Dracula en sevdiğim fantastik karakterdir, vampirlere de bayılırım ama eski vampirlere; güneşe çıkamayan, sarımsak görünce kaçan, tahta kazıkla işleri bitirilen vampirlere. Modern vampirleri sevmiyorum özellikle 2000 ve sonrası işin suyunu iyice çıkardılar. Güneş kremi sürüp gündüz dolaşan vampir mi olurmuş! Neyse gelelim asıl meselemize; konumuz BBC Dracula dizisi yaptığı için havalara uçan bir adet Dracula hayranı ben. Peki uçmama değdi mi? Hem de nasıl! Bundan sonrası diziyi izlemeyi düşünenler işin uygun değil, düşünmeyenler okumaya devam edebilir.

Öncelikle; ‘ilk iki bölüm şahaneydi son bölümü izlemeyeydik keşke’ diye dövünen birden çok izleyici gördü bu gözler ve inanamadı. Benim için; ilk bölüm harika bir başlangıç, ikinci bölüm iyi bir gelişme ve son bölüm vurucu bir final bölümüydü ve en çok üçüncü bölümü sevdim hatta bayıldım desem yeridir. Dizide en çok sevdiğim şey Dracula’nın kendisi oldu, Claes Bang iyi bir oyuncu, yakışıklı olduğunu söyleyemem ama o nasıl bir karizmadır arkadaş, şimdiye dek izlediğim en iyi Dracula karakteriydi hem hal tavır, hem oyunculuk, hem diyaloglar şa-ha-ne. Diziden iki diyaloğa yer vereyim kendiniz karar verin:

Kötü kitaba tahammüIüm yok. Ya senin?
Kitap bir ilişkidir, yazarla okur arasında bir sözleşme gibidir ve anında kitabın içine çekilmek isterim. Ne de olsa insanın vakti sınırlı. Kont Dracula
                                           
Dracula: ArkadaşIık etmeyi ve insanları severim.
Agatha Van Helsing: Niye öIdürüyorsun o zaman?
Dracula: Sen niye çiçek topluyorsun?

İş bununla da bitmiyor, dizinin üçüncü bölümünde 100 yıllık uykunun ardından modern dünyaya gözlerini açan 500 yaşında bir insan görüyoruz. Bu savaş lordu beş dakikada internetten avukatını çağırıp on dakikada mail atmayı çözüyor; internet aleminden kanını içeceği insanları seçiyor, onlarla yazışırken vampir emojisi kullanıyor ve bunları yaparken karizma ve soğuk kanlılık %100 seviyesinde. Claes Bang’in karaktere katkısı büyük ama başta senaryo harika yazılmış. Hatta kimseciklerin beğenmediği final de bence ayağa kalkıp alkışlamalık olmuş. Koskoca Dracula, tek düşmanının kendi korkuları olduğunu fark edip en büyük korkusuyla yüzleşir en büyük düşmanıyla el ele iken yapar bunu, valla başka türlü bitse ben beğenmeyecektim iyi oldu böyle varın siz beğenmeyin. Diziyle ilgili iki ufak hayal kırıklığım var; ilki Mina’nın görünüp kaybolması, bu sefer bayrak Lucy’deydi (bu arada kedilerimin isimleri Mina ve Lucy bilenler bilir) ikincisi ise koskoca Dracula bayat kandan zehirlenip ölmemeliydi başka bir şeyler bulabilirlerdi sanki, neyse. Kısacası; tadı damağımda kaldı, keşke beş bölüm olsaydı, hemen best of listeme ekleniyor kendisi.

Bu arada sevdiğim diğer vampirlerden de kısaca bahsetmek istedi canım.

Gary Oldman - Bram Stoker’s Dracula (1992)
İzlediğim en korkunç ve tiksinç Dracula’dır. Film tartışmasız türünün en iyilerinden, oyuncular zaten efsanedir. Filmin kurgusunun bir aşk üçgeni üzerine kurulu olması kendisini çok sevmeme engel teşgil etmektedir. Dracula dizisi ile Bram Stoker’s Dracula arasında baya benzerlik ve bağlantılı nokta var, iki uyarlamada da hemen hemen karakterler aynı, başlangıç sahneleri aynı, Mina’nın yazdığı mektupların içeriğine kadar aynı. En büyük fark Mina faktörü ve filmdeki Van Helsing Anthony Hopkins iken dizideki Van Helsing bir rahibe.

Jonathan Rhys Meyers - Dracula (2013, dizi 1 sezon)
İzlediğim en efendi Dracula’dır. Yeniden doğan eski karısı Mina’yı elde etmek için sosyal statüsünü ve parasını kullanır ve amacına da ulaşır. Maalesef oldukça eğlenceli olan bu dizi 1. sezonun sonunda iptal edildi (tabii ki çünkü ben izliyordum)

Luke Evans - Dracula Untold (2014)
İzlediğim en yakışıklı Dracula’dır. Klasik hikayeyi devam ettiren filmin tek farkı Vlad’ın nasıl Dracula olduğunu izlememiz. Filmde Dominic Cooper’ın olması ve kendisinin Fatih Sultan Mehmet’i canlandırması beni bitiren etkenlerden yani senaryo kötü mötü ama oyunculara hasta olduğumdan en sevdiğim Dracula filmidir (evet)




Chris Sarandon - Fright Night (1985)
Jerry Dandridge Dracula değildir ama şimdiye dek izlediğim en baba vampirdir kendisi ve bana vampirleri sevdiren karakterdir. Film kara komedidir ve hatta bazı sahneleri ciddi korkunçtur, zamanının en iyi korku filmlerinin başında gelir. Sonradan ikincisi de çekilmiş hatta remakei yapılmıştır (2011 - Jerry’yi Colin Farrell canlandırdığı için bende etkisi sıfır olmuştu fakat Charley Beewster’ı canım Anthon Yelchin (toprağı bol olsun) oynuyor o yüzden izledim ve sevdim) Yine de yenileri geçin muhakkak ilk filmi izleyin (de vampir görün)




James Marsters - Buffy The Vampire Slayer
Spike evet, Angel değil Spike (Spike’cıyız)

Hugh Jackman - Van Helsing
Dracula’yı sevip de Van Helsing’i sevmemek olamaz (özellikle bu kadar yakışıklıysa).

Listem bu şekilde. Efendim, biri Twilight mı dedi? Hııı hııı
Vampirler kan emen katillerdir, lütfen yüzlerine sim serpmeyiniz.

Burcu Kumbay, 08.01.2020

Apple Airtag ile Kedi Takibi

  Özellikle yaşadığımız 6 Şubat depremi sonrası, dostlarımızın ve çocuklarımızın kaybolma riskini ortadan kaldırmak bir ihtiyaçtan öte gerek...